Okula Başlama Saati

Okula Başlama Saati ve Ergenlerin Uyku İhtiyacı

Amerika’da pek çok aile, yaşı büyük olan öğrencilerin okulda eğitime daha geç saatte başlaması için baskı yapmayı denedi ve bu konuda çok sınırlı bir zafer elde etti. Ama artık anne babalar, orta okul ve lise öğrencilerinin sabah 8:30′dan önce derse başlatılmasının, çocukların sağlıkları, güvenlikleri ve akademik performansları üzerinde ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyleyen çocuk doktorlarından büyük bir destek alma şansına sahip.

Seattle Çocuk Hastanesi’nde ergen tıp uzmanı Dr. Cora Breuner şöyle diyor: “Genç öğrencilerin gecede 6 ya da 7 saat uyuduklarını düşünüyoruz. Oysa ihtiyaçları olan süre 8 ila 10 saatlik bir uyku.”

Yakın bir zaman önce Amerikan Çocuk Doktorları Akademisi okullara yönelik olarak yaptığı bir açıklamada, öğrencilerin gecede en az 8 buçuk saatlik uyku uyuyabilmeleri için bütün okullara, başlangıç saatlerini 8:30′a ya da orta okul ve lise öğrencileri için daha geç bir saate çekmeleri için çağrıda bulundu.

“Bu, uykunun sağlık üzerindeki etkisi ile ilgili çok güçlü bir açıklama” diyor Washington’daki Ulusal Çocuk Tıp Merkezi uyku araştırmacısı Dr. Judith Owens. Owens daha önce yayınlanan bir yazısında ergenlerin uyku ihtiyacının önemi ve bu konudaki önerilerine değinerek, “Okula başlama saati, toplum sağlığı sorununa çözüm üretmek için oldukça uygun maliyetli bir yoldur.”

Ancak bu, hemen hayata geçirebilecek bir değişim değil maalesef. Şu anda liselerin yüzde 15′i saat 8:30′da ya da daha geç ve yüzde 40′ı 8:00′den önce eğitime başlıyor.

Doktorlar, aileler ve okullar arasında zaten süregelen çatışmalı bir konuya parmak bastıklarının farkındalar. Bu çok tartışmalı bir konu ve okulların eğitime başlama saatlerini geri çekmesi korkutucu derecede zorlayıcı bir durum. Çünkü yaşı ileri olan öğrencilerin daha geç saate kadar uyumasına izin vermek demek, beraberinde tonlarca ayarlamanın da gelmesi demek. Öğretmenler programlarını değiştirmek zorunda kalırken, okul sonrası aktiviteler ve işler için zaman kaydırması yapmak gerekiyor. Ayrıca ilkokul çağındaki çocukların okula daha erken başlaması ve yaşça büyük olup da evde küçük kardeşlerine bakan çocukların eve daha geç gitmesi söz konusu.

Ancak doktorlar uykunun sağlık üzerindeki etkilerinin çok net olduğunu vurguluyor. Çocuklar ergenlik dönemine geldiğinde uyku ve uyanma döngüleri iki saat ileri atıyor. Bu şu demek: Onlar için akşam 22:30′dan önce uykuya dalmak çok zor hatta neredeyse imkansız.

Ulusal Uyku Vakfı’nın yaptığı bir anketin sonuçlarına göre ortaokul öğrencilerinin yüzde 59′u ve lise öğrencilerinin yüzde 87′si tavsiye edilen 8 buçuk ile 9 buçuk saat arası bir süreden daha az uyuyor.

“Bunun bir bedeli var maalesef” diyor Owens. Araştırmalara göre uyku eksikliği trafik kazaları riskini artırıyor ve öğrencileri depresyon ve obeziteye karşı daha savunmasız yapıyor. Daha fazla uyku uyuyan ergenler, akademik olarak daha başarılı olurken daha iyi sınav sonuçları alıyor ve yaşam kaliteleri daha yüksek oluyor.

Doktorların açıkladığına göre günü kendini kafeine vererek geçirmek ya da hafta sonları daha fazla uyumak, uyku yoksunluğunun açığını kapatmıyor maalesef . “Konu, genç öğrencileri erkenden uyumaları için zorlamak ya da yatak odalarından tüm elektronik aletleri dışarı çıkarmak değil. Bunlar da önemli şeyler ancak biyoloji tüm bu çevresel etkenlerden çok daha baskın. Ortalama bir ergen saat 23:00′te uykuya dalamaz.”

Gözünü açamayan bir orta okul öğrencisini her sabah 6:20′de kaldırmak zorunda olan biri olarak okul başlama saati ile ilgili kararın bir gün değişmesi ve daha geç saate alınması için dua ediyorum. Biliyorum ki bilim, kuralları ve politikayı etkilemiyor. Peki ya sınav başarılarında belirgin bir artışa ne dersiniz? Umarım doktorların bu önemli açıklaması, bu konu üzerinde anlamlı bir diyaloğu başlatır ve karar vericileri etkiler.